...İşte bu gazete ve dergiler, balolarda sembolleşen hayat tarzının boy boy reklamını yapacak, baloları büyük bir övgüyle halka takdim ederler. Ancak ne var ki, iktidarın sesi olan gazete ve dergilerin "Gazi Hazretlerinin Orman Çiftliğinde dün akşam verdikleri, büyük, muhteşem balo, kadın ve erkek çok seçkin ve kalabalık bir davetli kitlesinin huzuru ile, sabahlara kadar büyük bir neşe içinde geçmiştir. Müstesna bir müzik, danslar, eğlenceler vs..." tarzında verdiği haberlerin gerçek yönünü hiçte bu anlaşılanlar oluşturmaz. Bu ilk balolardaki "havayı", konuya ilişkin ayrıntılı bilgi veren Şevket Süreyya'dan hareketle tespit etme imkanına sahibiz. Şevket Süreyya'nın konuya ilişkin anlattıklarını özetleyecek olursak: Herkes baloya yabancı olduğu için, biraz emrivaki ile düzenlenen balolar oldukça sönük geçer; "duvar diplerine sandalyeler dizilmiş, herkesin sus pus sıralanıp oturduğu, sessiz, hareketsiz, hatta kadınsız bir mevlit toplantısı" gibi gerçekleştirilen bu balolar, daha sonra Orman Çiftliği'nin istasyon binasında düzenlenmeye başlanır. Yolu olmayan istasyona trenle gidilir ve davetliler arasında sadece üç kadın vardır. Onlar da "devrimin kurbanı" olmaktan şikayetçi olan Yakup Kadri, Falih Rıfkı ve Ruşen Eşref'in eşleridir. Milletvekillerinin, yaverlerin hiçbirisi eşlerini balolara getirmezler. Hatta bir keresinde Mustafa Kemal'in yakın arkadaşı ve akrabası Fuat Bulca'ya "Nerede Hanımefendi?" sorusu Bulca'yı kızdırır ve eli gayri ihtiyarî belindeki tabancasına gider. Çünkü geleneksel değerler olağanca gücüyle geçerliliğini korumaktadır ve balolarla değiştirilmesi arzulananlar bu değerlerdir. Balolarda dans edilecek kadın sıkıntısı çekildiği için, daha sonraları Ankara'nın Resko barından birkaç kadın getirilmeye başlanır. Ancak "devrimin üç kurbanı" o kadınlarla özdeşmeyi gururlarına yediremedikleri için itiraz etmeleri üzerine, o kadınların getirilmesine son verilir. Böylelikle bu ilk balolarda davetliler sırayla ancak üç kadınla dans edebilirler.
Esere İlişkin Diğer Alıntılar
Cumhuriyetin Tarihi
Ahmet Cemil Ertunç - Celaleddin Vatandaş
Arapça ve Farsça kelimelerin atılmasıyla gelinen safha ise çok ilginçtir. Gelinen süreci göstermesi açısından 3 Kasım 1934 yılında İsveç veliahdı Prens Gustaf Adolf Çankaya'da ağırlandığı zaman Prens'e karşı Mustafa Kemal'in yaptığı konuşma bunun önemli bir örneğini teşkil eder: "Avrupa'nın iki bitim ucunda yerlerini berkiten uluslarımız, ataç ö ...
Cumhuriyetin Tarihi
Ahmet Cemil Ertunç - Celaleddin Vatandaş
Beş yıl önce, İslamîn gurur verici ama dert dolu liderliğinden vazgeçmeye karar veren Türk Devleti, takip eden devrimlerle İslam dininden kopmasını tamamladı. Fakat, Türk halkı Alparslan'ın Malazgirt'te Bizans İmparatorunu esir ettiği günden beri kendilerinin ve düşmanlarının kanlarını su gibi akıttıran inancı unutacak gibi görünmüyor.
T ...
Cumhuriyetin Tarihi
Ahmet Cemil Ertunç - Celaleddin Vatandaş
...Konuyla ilgili olması ve oluşan durumun mahiyetini ifade etmesi açısından Birinci Tarih Kongresi'nde yaşanan bir tartışmayı ve diğer bazı olayları hatırlamakta yarar var. Bunun için öncelikle Kongre'de hakim olan havayı yansıtması ve dile getirilen görüşleri örneklemesi açısından şu iki konuşmada dile getirilen görüşleri zikretmekte yarar var ...
Cumhuriyetin Tarihi
Ahmet Cemil Ertunç - Celaleddin Vatandaş
Ulan öküz Anadolulu; sizin milliyetçilikle, komünizm ile ne işiniz var? Milliyetçilik lazımsa bunu biz yaparız. Komünizm gerekirse onu da biz getiririz. Sizin iki vazifeniz var: Birincisi çiftçilik yapıp mahsul yetiştirmek. İkincisi, askere çağırdığımızda askere gelmek…
Nevzat Tandoğan (Ankara Valisi)
Cumhuriyetin Tarihi
Ahmet Cemil Ertunç - Celaleddin Vatandaş
1961 Anayasası, Diyanet İşleri başkanlığına verdirilen "Anayasa dinimize uygundur"56 "fetvasıyla" 9 Temmuz 1961'de referanduma sunulur. Arka planda "merkez"in iktidarı daima kontrol altında tutacağı her türlü önlem titizlikle alınmıştır. Fakat, "eski tek parti düzenine dönülmesinden korkan"57 halk, büyük oranda vitrine aldanmaz ve aleyhinde faal ...
Cumhuriyetin Tarihi
Ahmet Cemil Ertunç - Celaleddin Vatandaş
...Gerçekleşen değişim hem "merkez"i temsil eden devletçi seçkinler ve hem de "kenar"ı temsil eden halk açısından olağanüstüdür. Bunun halkta bulduğu yankıyı ifade etmesi açısından Anadolu'nun ücra bir köşesinde yaşanan şu olay ilginç ve önemli bir örnek teşkil eder: Çankırı'nın Şabanözü ilçesindeki seçim faaliyetleri sırasında bir CHP milletvek ...