ÜYE GİRİŞİ / ÜYE KAYIT
ÜYE GİRİŞİ / ÜYE KAYIT

Düşünce Düşlenir

Dücane Cündioğlu

Yayınevi:Kapı Yayınları
Baskı Yılı:2010
Alıntı Sayfası:
ISBN: 978-605-4322-21-3
Alıntı Yapan: Yahya Bereket
Okunma Sayısı: 1993

"Beni her iki anlamıyla da eğlemek, eğlendirmek isteyen dünya, öylece durup oyuncaklarıyla eğleneceğime, yerimden kımıldamayacağıma, güya eğlenip eylemeyeceğime nasıl inanabilir?" (s.4)

"Hz. İnsan'a muhalefeti icabı onu yürüyüşünden eğlemek/eğlendirmek isteyen dünyanın sunduğu gül kokulu şarapların yerine kan içmeyi seçtim; İşret meclislerinde sazlar eşliğinde neşeli kahkahalara garkolmak yerine, yalnızlığın kuytu köşelerine çekilip tek başıma feryad u figan eylemekle yetindim." (s.4)

"Fukara takımı hayatın kendilerine hazırladığı sürprizleri bilmez, bilemez. Bildikleri -Kur'an'ın ifadesiyle- sadece dünya hayatının zâhiridir. Bu bakımdan sadece zâhire göre konuşmak, zâhiri nazar-ı itibara alıp konuşmak mecburiyetindedirler. Konuşmalarındaki parlaklık, zâhire teşne olanların aradığı parlaklıktır." (s.9)

" 'Susma sıra sana da gelecek!' diye meydanlarda bağırıldığı yıllar, 'Sus ki sıra sana da gelsin!' diye yazmıştım. Susmayı söze yeğlememin nedeni, şöyle böyle sözü olanın değil, söz söylemeye ehil olanın sözü söylemesi gerektiğine inandığımdandı." (s.10)

"Söz ehil olanın elinde (dilinde) olmadığında, bizatihi bir kıymet taşımıyor; yani söz söylemek değil, söz söyleyecek mertebede olmak marifet."

"Yunus'a kulak vermenin tam da zamanı:
Behey Yunus sana söyleme derler
Ya ben öleyim mi söylemeyince?"

(s.10)

"Hak sözü hak kılan sözün kendisi değil, sözün hakikatidir; sözün menbaıdır. Sözün sâdık olup olmaması, sâdıkın sözü olup olmamasına bağlıdır." (s.11)

"Hayret makamı, şaşkınlık mertebesi.İşte nimetlerin en büyüğü. Hayret  huzur ve sükûna erişmenin adı... hareketsizlik... kımıldamamak, kımıldayamamak... sâkin ve hâzır olmak..." (s.12)

"Hiçbir hayvan kuşku ile soruyu biraraya getirmeyi başaramaz; başaramadığı için de düşünüyor olamaz. Sadece insan, evet sadece insan düşünebilir ve sadece o kuşkulanıp soru sorabilir." (s.15)

"Şaşkına dönmek, esasen utanılacak bir durum değildir. Bilakis şaşkına dönmek, şaşkına dönebilecek bir mizaca sahip olmak fazilettir. Sorun şaşkına dönmekten/döndürülmekten değil, bu şaşkınlığın hazzıyla yetinmekten; her daim başkalarının kendisine numarayapmasını beklemekten kaynaklanır." (s.27)

"Hareketin en mükemmeli dairevî olanıdır. Çünkü başladığın yere dönmeni sağlayabilecak (yani amacı olan) yegâne hareket tarzı dairevî olanıdır. Doğrusal harekette gideceğin, hatta duracağın yer bile belli değildir; gidersin ve dönemezsin. Oysa eve dönemedikten sonra yola çıkmanın ne anlamı var?" (s.33)

"Dil, düşünme için değil, düşünce için, düşünce'nin dile getirilebilmesi için bir imkândır; sözcükler kavramları dile getirmek, onları dilde tutmak için bir vasat, bir vâsıtadır. Şöyle ki: sözcükler olmasaydı, kavramlar dile getirilemezdi. Düşünce(=kavram) düşünmenin (=kavrama'nın) hâsılası, sözcükler ise düşüncelerin, kavramların temsili." (s.52)

"Yola çıkmak biraz da yoldan çıkmaktır! Yol hep bizi bekler, o sabittir, bizler ise geçici. Bizler aceleciyiz, yol ise sabırlı. Bizler kaçarız, saparız, çıkarız ama en sonunda yolun bizi beklediğinden emin bir şekilde yine ona dönebileceğimizi biririz." (s.86)

"Yola çıkmamışlık, yolu tecrübe etmemişlik bir sıcak battaniye gibi onları sarıp sarmalamış ve dahi etrafı görmekten perdelemişken onlar rehavetin kucağında yolun kendilerini çağırdığından habersiz uyurlar. Yolsuzlar yolda düşenlerin çığlıklarını da duyamazlar. Çünkü gece hep yolculara ve yolcular için istirahattir. Yolsuzlar bıkmazlar gündüzleri de uyurlar. Korkulmaz mı hiç yalnızlıktan / Ben ki hep korkular devşirdim yalnızlıktan diyen şâirin sesini hiç işitmezler, işitemezler ve fakat buna rağmen korkudan korkmaya devam ederler." (s.92)

"Şâir, işte aynen böyle söylüyor:
ben olmaktan başka deneyebileceğim birşey yok
kendi mezarımdan başka, hangi mezar kabullenir ki beni

Oysa biz, kendimiz olmaktan gayrı denemedik birşey bıraktık mı geride? Bu toprakların çocukları, kendileri dışında herşey olmayı denemediler mi? Başkalarına özenmediler mi, taklid edip onları, öykünüp durmadılar mı yıllarca?" (s.119)

amazon.com.tr'deki Bunuokudunmu dükkanından satın almak için tıklayın.

Yorumlar

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.

Esere İlişkin Diğer Alıntılar


Düşünce Düşlenir

Dücane Cündioğlu

Baskı Yılı: 2010
Alıntı Sayfası:
ISBN: 978-605-4322-21-3

"Harikulâdelikler karşısında şaşkına dönen her genç zihin, şaşkınlığının semeresini, kendisini şaşkına çeviren numaranın tekrarlanması halinde ancak devşirebileceğini düşünür ve şaşkınlığı arttıkça, şaşkınlığından aldığı hazzı da artırmaya çalışır. Şaşkınlığın verdiği hazzın merak ve tecessüse dönüşmesi gerekirken, başka bir deyişle, hayreti ona ...

Devamı Facebook Twitter Google+ Pinterest