İnsanlar mutsuzluktan değil; hikayeden kaçıyordu. Hep kafasına takılan meseleydi bu Masum’un. Gerçek hikayeden ürküyordu sanki insanlar. Küçük sorunlarını bile daha büyük sorunların çıban uçları gibi, daha belirir belirmez kesip atıyor, mat bir sorunsuzluk dünyasında, ot gibi yaşıyorlardı. Hayatla aralarında pürüz, pütür istemiyorlardı. Aslında hayatla aralarında sahici temas noktalarını traşlıyorlardı. Sıfır sürtünme. Sıfır temas. Ve hız. Dokunamıyorlardı böylece hayata. Ve hız. Duymadan, hissetmeden ve var olmadan yaşıyorlardı aslında. Samimiyet çekilip gidiyordu böylece hayattan. Acıtıcı bir hikayeyle karşılaşmayacakları garantisini kapitalist tüketim kültüründen temin eden dizi seyircilerinin, kendi hayatlarında gerçek insan sevgisi de mümkün olamıyordu. Çünkü düşmeyen sevemezdi de. Politik reklam verenler “acıyı” reyting mühendislerinin tasarladığı ölçek kaşıklarıyla ikram ediyorlardı seyirciye.
Masumiyetin Son Günleri
Selahattin Yusuf
Yayınevi:Profil Kitap
Baskı Yılı:2017
Alıntı Sayfası: 94
ISBN: 978-975-996-941-7
Alıntı Yapan: paradoksal
Okunma Sayısı: 1266