Rasulullah (a.s.) muhâcir olarak Medine'ye teşrif edip Kuba'da Rebîu'levvel ayının onikinci gecesinin Pazartesi günü, kuşluk vaktinde Amr b. Avf oğullarının yurdunda konaklamıştı. Bu yıldan itibaren İslâmî tarih başlamış sayılır. Burada pazartesi, salı, çarşamba ve perşembe günleri kalmıştı. Onların mescidlerini de tesis ettikten sonra cuma günü ...
Erkam Yayınları Yayınevine ait Alıntılar
Rûhu'l Beyân
İsmail Hakkı Bursevî
İbrâhim b. Edhem (k.s.) hazretlerine "mescidde bizim için otursan da senden istifade etsek" denilince, şöyle cevap verdi: "Dört şeyden dolayı sizinle ilgilenemiyorum. Bu dört şeyle meşgul olmaktan uzaklaşabilirsem, sizinle otururum."
"Peki bunlar nedir, Ey Ebû İshâk?" dediklerinde de şöyle dedi:
- Allah Teâlâ'nın "bunlar cen ...
Ruhu'l Beyân - Cilt 2
İsmail Hakkı Bursevî
"Sizin için kısasta hayat vardır." âyeti, bir şeyi, tam zıddının yerine koyma bakımından, fesâhat ve belâgatın son derecesindedir. Çünkü birşeyin diğerine zıt oluşu, birinin tahakkuk edip diğerinin ortadan kalkmasını gerektirir. Kısas, birilerinin hayatını ortadan kaldırdığı için onun zıddıdır. Fakat kısas, hakiki bir zarfa benzetilerek hayat iç ...
Rûhu'l Beyân - Cilt 1
İsmail Hakkı Bursevî
İmâm Kuşeyri der ki: Aklın yıldız mesâbesindeki ışığı şeytanı kovar. İlmin ay mesâbesindeki ziyâsı kalblerin basîreti ve nûrlarıdır. Mârifetin güneş mesâbesindeki nûrları, âriflerin gönüllerine doğar. İşte ledünnî ilim, zâhiren bilinen bir sebep olmaksızın kalb evine doğan bu ilimdir. Kalbin iki kapısı vardır: Birisi dışa, diğeri içe açılır. Kal ...
Rûhu'l Beyân - Cilt 1
İsmail Hakkı Bursevî
İmâm Kuşeyri der ki: Aklın yıldız mesâbesindeki ışığı şeytanı kovar. İlmin ay mesâbesindeki ziyâsı kalblerin basîreti ve nûrlarıdır. Mârifetin güneş mesâbesindeki nûrları, âriflerin gönüllerine doğar. İşte ledünnî ilim, zâhiren bilinen bir sebep olmaksızın kalb evine doğan bu ilimdir. Kalbin iki kapısı vardır: Birisi dışa, diğeri içe açılır. Kal ...
Rûhu’l-Beyân
İsmail Hakkı Bursevî
Şeyh Dâvud Kayserî (k.s) der ki: Rahmet, sıfat-ı ilâhiyyedendir. O hakikati ve özü itibariyle tektir. Ama zâtî ve sıfatî olmak üzere ikiye ayrılır. Zâtî ve sıfatî isimler de âmm (genel) ve hâs (özel) olmak üzere iki türlüdür. Böylece rahmet dörde ayrılmış olur. Bu dört tür rahmetten yüz kadar muhtelif rahmet çeşitleri ortaya çıkar. Nitekim Cenâb ...
Riyâzü's Sâlihîn - Metni ve Türkçesi
İmâm Nevevî
Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Bir kul, bu dünyada başka bir kulun ayıbını örterse, kıyamet gününde Allah da onun ayıbını örter."
Müslim, Birr 72. Ayrıca bk. Buhâri, Mezâlim, 3; Ebû Dâvûd, Edeb 38; Tırmizî, Birr 19, İbni Mâce, M ...
Mârifetnâme (3. Cilt)
Erzurumlu İbrahim Hakkı (Sadeleştirme: Cafer Durmuş- Dr. Kerim Kara)
"Düştüm yeşil bir kuyuya, içi mermer taş döşeli. Derinliği birkaç arşındı, ama bana birkaç karıştı. Dipten gördüm ışığı gökyüzüne süzülen. Bana öyle bir nûr ki, benzersiz bir ışıktı." (s. 425)
" Allah'ı tevhid eden azabından kurtulur." (s.468)
"Kim ki Allah'ı seviyorsa Kur'ân okumayı da sever. (s.468)
"Muhammed aleyhissel ...
Riyâzü's Sâlihîn - Metni ve Türkçesi
İmâm Nevevî
Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Başka bir gölgenin bulunmadığı Kıyamet gününde Allah Teâlâ, yedi sınıf insanı, arşının gölgesinde barındıracaktır:
Âdil devlet başkanı,
Rabbine kulluk ederek temiz bir hayat içinde serpilip büyüyen genç,
...
Riyâzü's Sâlihîn - Metni ve Türkçesi
İmâm Nevevî
Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre kendisi, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem'in şöyle buyurduğunu işitmiştir:
"İsrâil oğulları arasında biri ala tenli (abraş), biri kel, biri de kör üç kişi vardı. Allah Teâlâ onları sınamak istedi ve kendilerine bir melek gönderdi.
Melek ala tenliye geldi:
- En çok sa ...
Riyâzü's Sâlihîn - Metni Ve Türkçesi
İmâm Nevevî
Huzeyfe ve Ebû Zer radıyallahu anhümâ şöyle dediler:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem yatağına yattığı zaman: "Bismike'llahümme ahyâ ve emût: Allahım! Senin ismini anarak yaşar, ölürüm (uyanır, uyurum)" derdi. Uykudan uyanınca da: "Elhamdülillâhillezi ahyâna ba'de mâ emâtenâ ve ileyhi'n-nüşûr: Bizi ...
Riyâzü's Sâlihîn - Metni Ve Türkçesi
İmâm Nevevî
Âişe radıyallahu anhâ'dan rivayet edildiğine göre Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Kadir gecesini Ramazan'ın son on günündeki tek gecelerde arayın" (Buharî, Leyletü'l-kadr 3)
Yine Âişe radıyallahu anhâ şöyle dedi:
Ramazan ayının son on günü girdiğinde Resûlullah sallallahu aleyhi ve ...
Mârifetnâme
Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri
*Molla İbrahim! Allah'ı tevhid eden azabından kurtulur. Molla! Her şey Allah'tandır ve her şey Allah'adır. Molla! Her şey Allah'la beraberdir ve her şey Allah içindir. Molla! Her şey Allah'ın kabza-i kudretindedir ve (meydana gelen) her şey O'nun fiilleri cümlesindendir. Molla! Kim ki Allah'ı seviyorsa Kur'an okumayı da sever. Molla! Kur'an kırâ ...
Riyâzü's Sâlihîn - Metni ve Türkçesi
İmâm Nevevî
664. İbni Ömer radıyallahu anühma'dan rivayet edildiğine göre Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Bir müslümanın, günah işlemesi emredilmediği sürece, sevdiği veya sevmediği bütün konularda devleti yöneten kimseye itaat etmesi şarttır. Bir günah işlemesi emredildiği zaman ise ne dinler ne de itaat eder." Devamı
Mârifetnâme (2.Cilt)
Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri (Sâdeleştirme: Cafer Durmuş - Dr. Kerim Kara)
Suskunluk iki kısımdır. Biri dilin suskunluğu, diğeri kalbin suskunluğudur. Dilin suskunluğu; işe yaramayan faydasız şeyleri, işe yaramayan faydasız şeylerle konuşmaktan tamamen vazgeçmektir. Kalbin suskunluğu ise, havâtırı gönülden uzaklaştırmaktır. Şu halde dili susup kalbi susmayanın günâhı az olup kendi rahat bulur. Hem dili hem de kalbi sus ...