ÜYE GİRİŞİ / ÜYE KAYIT
ÜYE GİRİŞİ / ÜYE KAYIT

Bülbülün Kırk Şarkısı

İskender Pala

Yayınevi:Kapı Yayınları
Baskı Yılı:2015
Alıntı Sayfası: 77-78
ISBN: 978-605-5107-90-1
Alıntı Yapan: paradoksal
Okunma Sayısı: 1873

Bebeği doğdu doğacaktı ve babasının bir kez olsun onu göremeyecek, koklayamayacak olması Âmine'nin yüreğine bir hançer gibi saplanıyordu. Üstelik kabri ta Yesrib'de idi. Doğumdan sonra bebeği kucağına veremeyecekti ama kabrine olsun götürüp doğumunu bildirmek isterdi. Ona benzeyeceğinden adı gibi emindi. Zaten tekmelemelerine bakılırsa erkekti. Garip olan ise, hamile kadınlara mahsus ne bir sancı, ne bir ağrı veya zahmet hissediyor olmasıydı. Dün ve evvelki gün aynı rüyayı görmüştü. İçinden bir ışık çıkıyor, yayılıyor, yayılıyor, Roma'nın Kudüs ve Dımaşk, Sasanilerin de Medayin sarayları dâhil her yanı aydınlatıyordu. Bunu doğacak çocuğun hayırlı evlat olmasına yormuş, hatta bu rüyayı bir kez daha göstermesi için Allah'a yalvarmıştı. Bu gece daha fazlasını, ışığın bütün dünyayı aydınlattığını gördü. Üstelik uyanmadan evvel birisinin kulağına fısıldadığını hissetti:

"Karnında halkının önderi olacak bir çocuk taşıyorsun, adını Muhammed koy, hâlini kimseye anlatma."

İrkilerek uyanmıştı. İçinde bir can taşımanın tatlı telaşıyla ve ona bir zarar gelir korkusuyla. Ve bir gerçeğin farkına vardı; her kadının taşıdığından farklı bir can taşıyordu.

amazon.com.tr'deki Bunuokudunmu dükkanından satın almak için tıklayın.

Yorumlar

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.

Esere İlişkin Diğer Alıntılar


Baskı Yılı: 2015
Alıntı Sayfası: 19
ISBN: 978-605-5107-90-1

İbrahim'i son gördüğüm yerdeyim. Eşi Hacer ile oğlu İsmail'i yerleştirdiği, hani şu "ziraat yapılmayan vadi"de. Gülü beklemek, açtığında yanında olmak, hayatını kademe kademe, merhale merhale takip etmek, neşidelerim ve naatlarımla onu kırk defa övüp insanlara anlatmak, anlamayacak olanları da "Bakın işte açtı, kâinatın gülü açtı, güzelliğini gö ...

Devamı Facebook Twitter Google+ Pinterest
Baskı Yılı: 2015
Alıntı Sayfası: 61
ISBN: 978-605-5107-90-1

Dünya zamanının kulları İsa nebiden sonra altıncı asrın son çeyreğinde elenmeye hazırlanıyor... Dünya mekânının coğrafyasında henüz üç kıta, üç kıtada cemad, nebat ve hayvanlar hüküm sürüyor. Zikretmeye değecekse, bir de hayvandan farksız hâle gelmiş insanlar. Ne dostum İbrahim'den bir ıtır, ne Musa'dan bir ses, ne İsa'dan bir nefes!.. Onca elçi ...

Devamı Facebook Twitter Google+ Pinterest
Baskı Yılı: 2015
Alıntı Sayfası: 254-255-256
ISBN: 978-605-5107-90-1

Üzüntü üstüne üzüntü, gözyaşı üstüne gözyaşı... Ebû Tâlib'in acısı henüz soğumamış iken, taze toprak kokusu henüz gülümün dimağındayken acı tatlı günleri paylaştığı, çocuklarının annesi, hayat arkadaşı ve iman yoldaşı Hatice de yatağa düşmüş, kuşça canı çırpınmaya başlamıştı. Gülüm ellisine yaklaşmıştı ve yirmi beş yıllık eşi Hatice ahiret yolcu ...

Devamı Facebook Twitter Google+ Pinterest
Baskı Yılı: 2015
Alıntı Sayfası: 555
ISBN: 978-605-5107-90-1

Zülhuleyfe'den sonra kalabalık arttıkça arttı. Bütün ırmaklar büyük bir nehrin yatağına koşar gibi mümünler akıp akıp geldiler ve çölün sıcağını gönül serinliğine çevirdiler. Silahları yoktu ama dillerinde tekbirleri vardı. Mücadeleler ve korkular geride kalmış, gönüller şâd ve gözler yaşlıydı. Sefer meşekkati had safhada ama ruhlar huzurluydu. ...

Devamı Facebook Twitter Google+ Pinterest