ÜYE GİRİŞİ / ÜYE KAYIT
ÜYE GİRİŞİ / ÜYE KAYIT

İşitin Ey Yârenler Yunus Emre Yorumları

Mustafa Tatcı

Yayınevi:Kapı Yayınları
Baskı Yılı:2012
Alıntı Sayfası: 87
ISBN: 978-605-4683-35-2
Alıntı Yapan: paradoksal
Okunma Sayısı: 2566

Çiftçilik yapan bir dervîş ekim zamanı öküzlerini alıp tarlasına gider. Öküzlerden birisi kara sabanı bir türlü çekmez. Dervîş de kendisini kaybedip öküzü elindeki sopayla dövüp hırpalar. Çiftçi zor zahmet tarlayı sürer. Akşam olunca da, çoktan beri görmediği mürşidinin ziyâretine gider. Arada hiçbir konuşma geçmeden, mürşidi gömleğini açıp dervîşe omzuna gçsterir. Mürşidin omuzu kanlar içindedir. Dervîşin yüzüne bakar, bir tek cümle söyler:

- Akşama kadar o kadar dövdün, o kadar dövdün ki, kanamayan bir yerim kalmadı!

Dervîş, mesajı almış, çoktan pişman olmuştur. Fakat en önemlisi, benliğin ve senliğin olmadığını, her görünen şey'in tıpkı sarımsak taneleri gibi birbirleriyle sarmaş dolaş ve yek vücûd olduğunu anlamıştır.

İşte, tasavvufta gönül eğitimi, benden bize geçiş, arzuların tatminiyle değil, bu tür misâllerle ve hâl hâline getirilerek yaptırılmaktadır. Ancak ferdî benliğin asıl varlık olmayıp gerçek benlikten başka bir mevcûdun olmadığını anlamak, sarımsak tanelerine benzeyen eşyâyı tek tek yoklamakla değil, soğanı yemek için katmanlarını kaldırmaya benzeyen yavaş yavaş öze inen bir eğitimden geçerek mümkün olacaktır.

Nihayet Yûnus benlikten ne kadar ırak durulursa hakîkate (ilâhî benliğe) o kadar hızlı yaklaşabileceğimizi çeşitli vesilelerle söylemektedir. Gerçeğe tâlip insan, Yûnus'un bu sözüne kulak vermelidir:

Miskîn olugör bâri benlikden ırak yürü

Gönlünde benlik olan dervîşlikden ırakdır

amazon.com.tr'deki Bunuokudunmu dükkanından satın almak için tıklayın.

Yorumlar

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.

Esere İlişkin Diğer Alıntılar


Baskı Yılı: 2012
Alıntı Sayfası: 65
ISBN:

Yûnus, bir vahdet-i vücûdçudur. Fakat bu tesbitimiz doğru anlaşılmalı, bu cümleye felsefi bir anlam yüklenmemelidir. Zira Yûnus, vücûd birliğini yaşayarak idrâk etmiştir.

Mâlumdur ki, vahdet-i vücûdu idrâk edenlere göre, âlemde bir tek hakîkat ve vücûd vardır. Allah mutlak ve tek varlıktır. Onun varlığının bir sebebi, başlangıcı ve nihay ...

Devamı Facebook Twitter Google+ Pinterest
Baskı Yılı: 2012
Alıntı Sayfası: 67-68
ISBN: 978-605-4683-35-2

Vahdet-i vücûd, tefekkürle anlaşılacak bir inanç değildir. Bu hâl, zevk ve vicdanla ilgili olup tevhîd makâmları yaşanılmadan anlaşılmaz. İslam mutasavvıfları tevhîd makâmlarının dört aşamada zevken idrâk edileceğini belirtmişlerdir. Bu makâmlar "isimler tevhîdi, fiiller tevhîdi, sıfatlar tevhîdi, zât tevhîdi" şeklinde adlandırılmaktadır. Bütün ...

Devamı Facebook Twitter Google+ Pinterest
Baskı Yılı: 2012
Alıntı Sayfası: 84
ISBN: 978-605-4683-35-2

Her şey bir ihtiyaçtan doğar. Hümanizm felsefesi de Batı'da bir ihtiyaçtan doğmuştur. Kilîse'nin şiddetli uygulamaları karşısında insancıl düşüncelerle bayrak açan kişiler, Eğer İslâmı, İslam Peygamberi'ni kılavuz edinip yetişen insân-ı kâmilleri ve hassaten Yunus'u, Mevlânâ'yı, Hacı Bektâş-ı Velî gibi gönül insanlarını tanısalardı, bu felsefeye ...

Devamı Facebook Twitter Google+ Pinterest
Baskı Yılı: 2012
Alıntı Sayfası: 102
ISBN: 978-605-4683-35-2

Sâlik, Hak ve hakîkat yolcusudur. O iç dünyâsında derinleşip yol alırken bir kuşa, hasseten göçmen bir kuşa benzer. Göçmen kuş, misâl aleminde sâlikin ve ehlullahın remzidir. Göçmen kuşlar, soğuk ülkelerden sıcak ülkelere; sâlikler de maddeden mânâya uçarlar. Nitekim Yûnus istiâre yoluyla saliki kanat vuran bir kuşa benzetmektedir.

Kuşa ...

Devamı Facebook Twitter Google+ Pinterest
Baskı Yılı: 2012
Alıntı Sayfası: 106
ISBN: 978-605-4683-35-2

Yûnus Emre, "Ganî Cebbâr aşk erine bin Hamza'ca kuvvet verir/Dağları yerinden ırar yol eyler dosya gitmeğe" derken, âşıkın, tevhidin ve muhabetullah ile elde ettiği manevi kuvvetini bin Hamza'nın kuvvetine benzetmektedir. Hazret-i Hamza'nın şecaati, gücü ve Peygamberimize olan sevgisi nasıl ki İslam'ın önündeki bazı engelleri kaldırdıysa, âşık s ...

Devamı Facebook Twitter Google+ Pinterest
Baskı Yılı: 2012
Alıntı Sayfası: 122
ISBN: 978-605-4683-35-2

Yedi tamuda yangıl herbirinde kül olgıl
Vücûdun anda kogıl ayruk vücûd bulasın

(Yedi tamuda yan, her birinde kül /yok/ ol. Başka /ilahî/ bir vücûd/ benlik/ bulmak istiyorsan, vücudunu/ benliğini/ yedi tmauda/ yedi yokluk makâmında/ bırak!/ yak!/)

Bilindiği üzere, tamu ateşten yaratılmıştır. Yedi kapısı (=makâmı) ...

Devamı Facebook Twitter Google+ Pinterest